SİYAHIN ARKASINDAKİ IŞIK
(Yazı, Sanjay Leela Bahansali’ nin 2005 yapımı BLACK isimli
filmi üzerinden ele alınmıştır.)
SİYAHIN
ARKASINDAKİ IŞIK
“İmkânsız diye bir şey yoktur ya da hayat mucizelerle doludur.”
Hayat bazen herkes için eşit olmayabiliyor. Bazılarımızın
önüne engebeli bir yol çıkabiliyor. İşte bu engebeli yolu düz bir yol haline
getirmek bizim elimizde.
Michelle bebekken görme ve işitme yetisini kaybediyor. Sekiz
yaşına gelen kızlarının kendisine ve çevresine zarar verdiğini fark eden ailesi
onun bu durumunu anlamayıp onu akıl hastanesine yatırmaya karar veriyor. Tam bu
sırada karşılarına çıkan bir öğretmenin dokunuşlarıyla Michelle’in bütün hayatı
değişiyor. Öğretmen saldırgan bir kız olan Michelle’i uyumlu bir genç kız
haline getiriyor, etrafındaki insanlarla anlaşabilmesini kolaylaştırmak için
işaret dilini öğretiyor. Dünyasının siyah olduğunu düşünen Michelle kendi
siyahıyla azimle, sabırla savaşıyor. Sonunda üniversiteyi kazanıyor ve zor bir
dönem geçirsede mezun olmayı başarıyor.
Michelle’in ailesi gibi sizlerin de “imkânsız” dediğinizi
duyar gibiyim. Oysaki hepimiz yanılıyormuşuz. Öğretmenin Michelle’e öğretmediği
tek kelime “imkânsızdı”. Belki de bu kelimeyi bizde hiç bilmemeliydik. Bu kadar
imkâna sahipken gözümüz, kulağımız, ağzımız, varken konuşmalarımızda neden
“imkânsız” sözcüğüne yer ayırıyoruz? Aslında her şey kişinin kendi elinde de,
istediği şey için yeteri kadar çaba sarf etmiyor veya hemen teslim mi oluyor en
ufak engebede?
Öğretmen “imkânsız” diye bir şey yoktur diyor, bizlerde
aslında farkında olmasakta bu kelimeyi sık sık kullansakta “imkânsız” diye bir
şeyin olmadığını kabul ediyoruz. Şöyle ki: “Hayatta “imkânsız” diye
adlandırdığımız bazı isteklerimiz vardır. Biz bu isteklerimizi “imkânsız”
olarak adlandırsakta olmalarını isteriz, kendi kendimize imkân yaratmaya
çalışırız. İmkânsızın sözlük anlamı gerçekleşme, olma olasılığı bulunmayandır.
Gerçekleşmesine olanak dahi olmayan isteklerin peşinden koşuyorsak o isteklerde
mutlaka gerçekleşme payı olduğuna inanıyoruzdur. Yani “imkânsız” diye bir şeyin
olmadığını kabulleniyoruz demektir.” Mesela “Benim yüz kilo yükü kaldırmam
imkânsız” diye düşünebilirsiniz ama imkânsız değildir.
Halterciler gibi çalışırsanız kaldırabilirsiniz.
İsteklerimize hemen ulaşabilmemiz için onların kolay
ulaşılacak yerlerde olması gerekiyor mantık olarak fakat hayatta bazı gerçekler
buna izin vermiyor. Çook uzaklara koyuyor bu isteklerimizi, sen yaklaştıkça
isteğine o senden kaçıyor. Neler isteriz neler… İnsan nefsi sonuçta. Eğer
insanın her istediği gerçek olsaydı bir amacı kalmazdı bu hayatta, mücadele
vermesi için isteklerine ulaşması için… Amacımıza ulaşmak için sadece biraz
sabretmeliyiz. Michelle kaç yıl sabretti siyah cübbeyi giyebilmek için?
“Zoru başarırız, imkânsız zaman alır”
AYŞE DİLARA ÖDEMİŞ
KOÜ/PDR-2
Yorumlar
Yorum Gönder